Hurtful words,
İnciten kelimeler
From my enemies of the last five years,
Son beş yılki düşmanlarımdan
What's it like to die alone?
Yalnız ölmek neye benzer?
How does it feel when tears freeze,
Gözyaşları donduğunda nasıl hisseder?
When you cry?
Ağladığın zaman mı?
The blood in your veins is twenty below.
Damarlarındaki kan yirminin altındadır
Sitting in this room playing Russian roulette,
Bu odada oturuyorum ve Rus ruleti oynuyorum
Finger on the trigger to my dear Juliet,
Parmağım sevgilim Juliete uzanmakta
Out from the window see her back drop silhouette,
Pencerenin dışından onun temel silüeti görünüyor
This blood on my hands is something I cannot forget,
Ellerimdeki bu kan unutamadığım şeylerdir
Sitting in this room playing Russian roulette,
Bu odada oturuyorum ve Rus ruleti oynuyorum
Finger on the trigger to my dear Juliet,
Parmağım sevgilim Juliete uzanmakta
Out from the window see her back drop silhouette,
Pencerenin dışından onun temel silüeti görünüyor
This blood on my hands is something I cannot forget,
Ellerimdeki bu kan unutamadığım şeylerdir
Something I cannot forget.
Unutamadığım şeyler
So for now, take this down a notch,
Bu yüzden şimdilik, buna bir çentik at
Crash my car through your window,
Pencerenden dolayı kaza yapan arabam
Make sure you're still alive,
Hâlâ canlı olduğundan emin ol
Just in time to kill you,
Seni öldürmenin tam vakti
Sitting in this room playing Russian roulette,
Bu odada oturuyorum ve Rus ruleti oynuyorum
Finger on the trigger to my dear Juliet,
Parmağım sevgilim Juliete uzanmakta
Out from the window see her back drop silhouette,
Pencerenin dışından onun temel silüeti görünüyor
This blood on my hands is something I cannot forget,
Ellerimdeki bu kan unutamadığım şeylerdir
Sitting in this room playing Russian roulette,
Bu odada oturuyorum ve Rus ruleti oynuyorum
Finger on the trigger to my dear Juliet,
Parmağım sevgilim Juliete uzanmakta
Out from the window see her back drop silhouette,
Pencerenin dışından onun temel silüeti görünüyor
This blood on my hands is something I cannot forget,
Ellerimdeki bu kan unutamadığım şeylerdir
Something I cannot forget.
Unutamadığım şeyler
I can't take this (take) anymore
Artık bu acıya katlanamıyorum
I can't take this (take) anymore
Artık bu acıya katlanamıyorum
I can't take this (take) anymore
Artık bu acıya katlanamıyorum
(I cannot feel what you've done to me)
(Bana yaptıklarını hissedemiyorum)
I can't take this (take) anymore
Artık bu acıya katlanamıyorum
(What you've done to me)
(Bana yaptıklarını)
So for now, take this down a notch,
Bu yüzden şimdilik, buna bir çentik at
Crash my car through your window,
(Window)
Pencerenden dolayı kaza yapan arabam
Sitting in this room playing Russian roulette,
Bu odada oturuyorum ve Rus ruleti oynuyorum
Finger on the trigger to my dear Juliet,
Parmağım sevgilim Juliete uzanmakta
Out from the window see her back drop silhouette,
Pencerenin dışından onun temel silüeti görünüyor
This blood on my hands is something I cannot forget,
Ellerimdeki bu kan unutamadığım şeylerdir
Sitting in this room playing Russian roulette,
Bu odada oturuyorum ve Rus ruleti oynuyorum
Finger on the trigger to my dear Juliet,
Parmağım sevgilim Juliete uzanmakta
Out from the window see her back drop silhouette,
Pencerenin dışından onun temel silüeti görünüyor
This blood on my hands is something I cannot forget,
Ellerimdeki bu kan unutamadığım şeylerdir
Something I cannot forget
Unutamadığım şeyler
Çeviri: Bünyamin KIDIR
Escape The Fate - Not Good Enough For Truth In Cliche Şarkı Sözüne henüz yorum yapılmamış. Escape The Fate - Not Good Enough For Truth In Cliche şarkı sözüne ilk yorumu siz yaparak katkıda bulunabilirsiniz.;