Do your thing but you ought to know
İşini yap ama bilmelisin
We just make it up as we go
Sadece gittiğimiz gibi telafi ediyoruz
No point in stressing
Stres yapmanın anlamı yok
We're not impressing them anymore
Artık onları etkilemiyoruz
They're so scripted
Çok senaryolar
They're so predictable like oh
Oh gibi çok tahmin edilebilirler.
Do your thing but you ought to know
İşini yap ama bilmelisin
We just make it up as we go
Sadece gittiğimiz gibi telafi ediyoruz
No point in stressing
Stres yapmanın anlamı yok
We're not impressing them anymore
Artık onları etkilemiyoruz
We've unscripted
Senaryoyu yazdık
Now we do what we want
Şimdi ne istiyorsak onu yapıyoruz
Like oh
Oh gibi
Stuck us in boxes, that's where you want us
Bizi kutulara sıkıştırdık, istediğin yer orası
Cardboard is boring, we brought our matches
Karton sıkıcı, maçlarımızı getirdik
Stuck us in boxes, that's where you want us
Bizi kutulara sıkıştırdık, istediğin yer orası
Cardboard is boring- look how it burns
Karton sıkıcıdır - nasıl yandığını görün
So tell me do you have a pulse, do you have a pulse, do you have a pulse?
Öyleyse bana nabzın var mı, nabzın var mı, nabzın var mı?
Tell me do you even know, do you even know, do you even know?
Bana bile biliyor musun, biliyor musun, hatta biliyor musun?
Do your thing and go numb it down
İşini yap ve uyu.
Try to make them all love you now
Onların şimdi seni sevmesini sağlamaya çalış
You hold you breath like you're second guessing what you put out
Ne söndürdüğünü ikinci tahmin ettiğin gibi nefesini tutuyorsun.
Cross your heart and hope to dilute it down, like oh
Kalbini çapraz ve aşağı gibi sulandırmak için umut, oh
Do your thing and go live a lie
İşini yap ve git yalan yaşa
Play it nice and go run and hide
Güzel oyna ve koş ve saklan
Turn down the pulsing, the pulsing you know you feel inside
Darbeyi azalt, içindeki hissettiğini bildiğin darbe
Till you burst and finally do what you want, like oh
Patlamaya ve nihayet istediğini yapana kadar, oh
Stuck us in boxes, that's where you want us
Bizi kutulara sıkıştırdık, istediğin yer orası
Cardboard is boring, we brought our matches
Karton sıkıcı, maçlarımızı getirdik
Stuck us in boxes, that's where you want us
Bizi kutulara sıkıştırdık, istediğin yer orası
Cardboard is boring- look how it burns
Karton sıkıcıdır - nasıl yandığını görün
So tell me do you have a pulse, do you have a pulse, do you have a pulse?
Öyleyse bana nabzın var mı, nabzın var mı, nabzın var mı?
Tell me do you even know, do you even know, do you even know?
Bana bile biliyor musun, biliyor musun, hatta biliyor musun?
Icon For Hire - Pulse Şarkı Sözüne henüz yorum yapılmamış. Icon For Hire - Pulse şarkı sözüne ilk yorumu siz yaparak katkıda bulunabilirsiniz.;