Ticking like a time bomb, waiting for the weekend
(Saatli bomba gibi ilerliyoruz,hafta sonunu beklerken)
(Saturday night, Saturday night)
(Cumartesi gecesi,Cumartesi gecesi)
People throw their hands up higher than the ceiling
(İnsanlar ellerimi gökyüzüne kaldırıyor)
(Saturday night, Saturday night)
(Cumartesi gecesi,Cumartesi gecesi)
I can see the line up running 'round the whole party
(Parti için oluşan kocaman kuyruğu görebiliyorum)
(Saturday night, Saturday night)
(Cumartesi gecesi,Cumartesi gecesi)
Coming through the window, I can hear the bass drum
(Camdan kafamı çıkarıyorum, bateriyi duyabiliyorum)
(Saturday night, Saturday night)
(Cumartesi gecesi,Cumartesi gecesi)
We don't have to go, we can stay right here
(Gitmemiz gerekmiyor,tam burada durabiliriz)
We can go get drunk, staying up all night
(Sarhoş olabiliriz, tüm gece ayakta duracağız)
Singing "Don't Stop Believing" til the morning light
(Gün ışığına kadar "Don't Stop Believing söyleyeceğiz"
We can line up shots til it all goes bad
(Dağıtana kadar içebiliriz)
And we're passed out and puking in a taxi cab
(Bayılıp taksi de kusuyoruz)
When you're lying here by my side (Oh yeah!)
(Sen tam yanımda uzanırken)
Nowhere else feels right (Oh yeah!)
(Daha iyi bir yer olamaz)
I'd rather be alone with you on a Saturday night
(Bir Cumartesi akşamı yalnız olmayı seninle olmaya tercih ederim)
S-A-T-U-R-D-A-Y
(C-U-M-A-R-T-E-S-İ)
This is gonna be a night so epic
(Efsane bi gece olacak)
(Saturday night, Saturday night)
(Cumartesi gecesi,Cumartesi gecesi)
You and me baby, nothing but Netflix
(Sen ve ben bebeğim, Netfix'ten başka bişey yok)
(Saturday night, Saturday night)
(Cumartesi gecesi,Cumartesi gecesi)
We don't have to go, we can stay right here
(Gitmemiz gerekmiyor,tam burada durabiliriz)
We can go get drunk, staying up all night
(Sarhoş olabiliriz, tüm gece ayakta duracağız)
Singing "Don't Stop Believing" til the morning light
(Gün ışığına kadar "Don't Stop Believing söyleyeceğiz"
We can line up shots til it all goes bad
(Dağıtana kadar içebiliriz)
And we're passed out and puking in a taxi cab
(Bayılıp taksi de kusuyoruz)
When you're lying here by my side (Oh yeah!)
(Sen tam yanımda uzanırken)
Nowhere else feels right (Oh yeah!)
(Daha iyi bir yer olamaz)
I'd rather be alone with you on a Saturday night
(Bir Cumartesi akşamı yalnız olmayı seninle olmaya tercih ederim)
If we ever get bored, if we get restless
(Eğer sıkılırsak,eğer içimiz kıpır kıpır olursa)
(Saturday night, Saturday night)
(Cumartesi gecesi,Cumartesi gecesi)
We can get dressed up, let's get epic
(Giyinip,akabiliriz)
S-A-T-U-R-D-A-Y
(C-U-M-A-R-T-E-S-İ)
We can go get drunk, staying up all night
(Sarhoş olabiliriz, tüm gece ayakta duracağız)
Singing "Don't Stop Believing" til the morning light
(Gün ışığına kadar "Don't Stop Believing söyleyeceğiz"
We can line up shots til it all goes bad
(Dağıtana kadar içebiliriz)
We'll stop on every bar on the boulevard
(Her sokaktaki bara uğrayacağız)
Til we max out the limits on my credit
(Kredi kartı limitim tavana vurana kadar)
When I've got you here by my side (Oh Yeah!)
(Sen burada yanımdayken)
Everything feels right (Oh yeah!)
(Herşeyin tadı var)
As long as it's me and you on Saturday night
(Cumartesi gecesi sen ve olduğumuz sürece)
S-A-T-U-R-D-A-Y
(C-U-M-A-R-T-E-S-İ)
*Netflix
(Kanada civarında sosyal bir medya ağıdır.Bir nevi online TV)
"hknaltunok" tarafından çevrilmiştir. "Altyazılı versiyonunu
Youtube'da"H&F Productions" kanalında bulabilirsiniz.
Simple Plan - Saturday Şarkı Sözüne henüz yorum yapılmamış. Simple Plan - Saturday şarkı sözüne ilk yorumu siz yaparak katkıda bulunabilirsiniz.;